https://yazilisinema.blogspot.com/2013/04/keloglan-boxset.html

    Çoğu çocuk “az gittik uz gittik, dere tepe düz gittik , bir de dönüp baktık ki bir arpa boyu yol gitmişiz” diyerek nineleremizin anlatmaya başladıkları ama günümüzde eskisi kadar tercih edilmeyen masalları dinleyerek büyümüştür. Türk masal geleneği içerisinde kendine dürüstlüğü, mertliği, cesareti, yardımseverliği, cömertliği ve kurnazlığıyla yer edinmiş bir masal kahramanı vardır. Bu kahramanın adı Keloğlan’dır. Keloğlan her daim zorlukların üstesinden gelmeyi başaran ortak Türk zekâsının temsilcisi bir masal kahramanıdır. Keloğlan bir masal kahramanı olmasına rağmen sanki gerçek hayattan biriymiş gibi canlı ve gerçektir. Başlangıçta beceriksiz, tembel biri gibi bir izlenim verirken, olayların gelişmesiyle kurnaz, cesur ve becerikli olduğu ortaya çıkar ve masalın sonunda mutluluğa ulaşır. Yoksul bir karı kocanın , yoksul bir kadının oğlu veya yaşlı bir kadının torunu olarak masallarda karşımıza çıkan Keloğlan, halinden ve tavırlarından hiç  umulmayan keskin bir zekânın , akla gelmeyecek kurnazlıkların ve hilelerin yardımıyla düşmanlarını alt edebilmekte, kötülük yapanları cezalandırabilmektedir. Adalet ve hakkaniyetin savunucusu ve ezilmişlerin sesi olarak masallarda zalimlerle, adaletsizliklerle mücadele etmektedir.Bu masal kahramanının başından geçen olayları konu edinen masallara Türk masal  geleneği içerisinde “Keloğlan Masalları” adı verilmektedir.

    Keloğlan’ın  yalnız Anadolu sahası Türk masallarında değil, Arap ülkeleri, İran, Kafkasya, Orta Asya, Rus ve Batı Avrupa masallarında da karşımıza çıkması, kültürel etkileşimin, bir diğer şekilde ifade etmek gerekirse, kültürel yayılmanın gücünün görünürlüğü açısından önemlidir. Adları, kişilikleri, görünüşleri farklı olmakla birlikte, bu masal kahramanlarının birbirine benzeyen yanları olduğu görülür. Anadolu’da Keloğlan adıyla bilinen bu masal kahramanı, Kazakistan’da Taşza Bala, Azerbaycan’da Keçel, Keçel Memed ya da Keçel Yeğen, Kerkük’de Keçeloğlan, Türkmenistan’da Kelce Batır, Kırım’da Tazoğlan, Altay bölgesinde Tas, Tastarakay, İran’da Keçel, Gürcü rivayetlerinde ise bu ad Kel Kafalı Kaz Çobanı, şeklinde bilinmektedir(Ergun 2005:79). Batı kaynaklı masallar içerisinde mesela Almanlar’da bu kahramanın benzerine verdikleri ad ise Grindkopf ya da Goldener’dir(Alangu 2013:192).

   Daha öncede ifade edildiği gibi, Türk masal  geleneği içerisinde, Türk insanının zekâ gücünü en iyi temsil eden masal kahramanı Keloğlan’dır. Başında saçı olmadığı için bu adı almış olan masal kahramanı, zorluklar karşısında savaş veren ve ne olursa olsun başarıyı kendine ilke edinmiş bir kahramandır. Keloğlan masallarında sosyal ilişkiler üzerinden devamlı bir çatışmadan bahsetmek mümkündür. Bu masallarda kurulu düzene, otoriteye boyun eğme  yerine, cesaret, beceri ve yeri geldiğinde hileyle aklın ve mantığın rehberliğinde bir başkaldırı, direniş söz konusu olmuştur (Şimşek 2007:64-66).

   Keloğlan, “Arzu edilene ulaşma ve imkânsızı gerçekleştirme fonksiyonunu yerine getirme başarısını gösteren bir tiptir.” (Bilkan 2001: 82). Haksızlığa, adaletsizliğe, zorbaya, kötülüğe karşı mücadele eden bir  Anadolu delikanlısıdır. Kötülüklerle ve güçlerle savaşan, şansını ve kurnazlığını ustaca birleştirerek, eline geçen fırsatlardan en iyi şekilde yararlanan biridir. Keloğlan yeri geldiğinde herkese meydan okuyup zoru başararak:

  1. a) Padişahın kızı veya peri kızı ile evlenir,
  2. b) Padişah olur,
  3. c) Vezir olur,

ç) Zengin olur,

  1. d) Sırma saçlara kavuşur.

   Boratav; “Keloğlan da, şüphesiz hem fakirin, âcizin hasretli düşlerini hem de önündeki çetin yolun mihnetlerini hesaba katarak, gözünü budaktan sakınmadan maceraya atılan insanın savaşını ifade eder.” der (Boratav 1992:18).

  Genel olarak Keloğlan Masalları’nın özelliklerini şu şekilde sıralamak mümkündür:

  1. Keloğlan birçok masalında adsızdır.
  2. Keloğlan’ın gelir ve eğitim düzeyi düşüktür, muhtemelen ya hiç eğitim almamış ya da çok kısa bir eğitim almıştır.
  3. Keloğlan soylu bir aileden gelmemiştir.
  4. Keloğlan, bir kahramana göre oldukça tembeldir.
  5. Çoğunlukla yaşlı anasından başka kimsesi yoktur.
  6. Masallarda kimi zaman başka aile fertlerinden de söz edilir (baba, kız kardeş, erkek kardeş vb.).
  7. Keloğlan, karşılaştığı engelleri çoğunlukla aklını kullanarak aşar, bununla birlikte kimi zaman olayların içine tamamen tesadüfi bir biçimde dahil olur.
  8. Keloğlan kurnaz ve zekidir.
  9. Kendisine ve ailesine karşı yapılan kötü tutum ve davranışlara karşılık zalimce ve belki de haince davranmaktan kaçınmaz.
  10. Masalın sonunda çoğu kez amacına ulaşan bir kahraman olarak karşımıza çıkar.
  11. Asıl Keloğlan masalında olay örgüsü Keloğlan üzerinden düğümlenir.
  12. Keloğlan’ın en önemli düşmanlarından biri Köse’dir. Köse tipi pek çok masalda karşımıza çıkmaktadır. Bazen bir değirmenci, bazen de Keloğlan’a işveren bir ağadır. Ama hangi statüyle karşımıza çıkarsa çıksın Keloğlan’ın düşmanıdır. Onu kandırmaya ve elindekileri almaya çalışırken kendi kazdığı kuyuya kendi düşer.
  13. Keloğlan, diğer masallardaki soylu, güçlü, nitelikli ve adeta destansı bir özellik kazanan masal kahramanlarından çok uzak bir noktadadır.

14.Keloğlan’ın yaşı tam olarak bilinmemektedir.

   Toplumlar, masalların sembolik dili vasıtasıyla ve Keloğlan gibi sembolik tipler aracılığıyla hayattan beklentilerini, geleceğe bakış açılarını, hayallerini ve belki de rüyalarını nesilden nesile aktarma olanağına sahip olurlar. Toplumların şekillendirdiği bir alanda tüm fiziksel (kellik) ve bireysel eksikliği (babasızlık vd.) ne rağmen Keloğlan gibi alay edilen, hor görülen ve beğenilmeyen bir tip, kendisinden beklenmedik bir düzeyde başarılı ve mutlu olur. İsmi hatırlanmayan bu türden masal kahramanlarının adı da “Keloğlan” olarak anılır.Keloğlan, masal mekânında yaşayan olağanüstü bir kahraman değil, insanların evlerinde yaşayan, onlar gibi “tarhana çorbası içen” halka yakın, sevimli ve cana yakın bir kahraman olarak karşımıza çıkmıştır her zaman.

 

KAYNAKÇA

ALANGU Tahir,2013, Keloğlan Masalları,İstanbul, Yapı Kredi Yayınları, s.192-197

BORATAV Pertev Naili, 1992, Zaman Zaman İçinde, Ankara,İmge Kitabevi Yayınları, s.18

BİLKAN, Ali Fuat, 2001, Masal Estetiği, İstanbul, Timraş Yayınları, s.82

ERGUN Pervin,2005, “Altay Destanlarında ve Anadolu Türk Masallarında Tastarakay Keloğlan”, Milli Folklor Dergisi, Sayı 68, s.79

ŞİMŞEK Esma, 2007, “Masalların Sembolik Dili Bağlamında Keloğlan Tipi Üzerine Bir Değerlendirme”, İtaki Dergisi , Sayı 2,s. 64-66

Abonelik
Bildir
guest
0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments
%d blogcu bunu beğendi: