l
sen bir masalın
sarmaşıklarından doğdun freya
ölüme uzanır parmakların
uzaktasın ülkenden
kırmışsın bileklerini
en güçlü yerlerinden
sen bahçelerdensin
sarı tomurcuk gibi
taç giymiş buklelerin
soğuk taşlardan
ve kuru topraktan
hep korkmuş yüreğin
kanatlarını uzattın belki
bir kan damlasına
savaştın kızıla boyanmış
hırsız kadınlarla
mezar başlarına dikildin
bereketi yağdırdın
susuzluktan yanmışlara
üç vakit yaşadın
belki daha fazlası
en çok zamanında kaldın
ulaşmak için o aşka
tüm zaferlerini bucaksızların
yazmak için yeni bir taşa
o masalların sarmaşıklarına
dolandın sen freya
ll
çekmecelerini kapat
dolmasın içine rüzgar
kalbinin raflarına dizilen
kırık tabakları at
fırtınalarını dindir
oyunlarını kaçır benden
perdelerin arkasında
saklanan bir çocuk var
gözlerinde giz ormanları
kıyamette aşk arar
benimkinden başka bir hayat
anladım şimdi seninki
vakit gülü koparmanın
gülü koklamanın vakti
parmak uçlarınla dokun
uzak cennetin kapısına
dindir ağrısını hayallerin
ölmeden veronika
lll
matilda savurur saçını
lodosun ıslak parmaklarına
dolaşır dalgaları
gözlerini göğe çevirse
kirpiklerine iner yıldızlar
kapattığı kitabın sayfalarında
çocukluğundan bir sır var
matilda düşünür geceleri
dumanlarla boğuşur düşleri
biraz dem biraz süt
bir parça ekmektir derdi
onun çıplak güzelliği
ağacın dallarında bir bülbül
binbir çeşit çiçek var ama
matilda yalnız bir gül