bu kaçıncı iç çekiş
namüsait kaç zaman, kaç uyumsuz elveriş
yolun labirent, zehir ve dumanla kaplı rüyam
günüm yüzünü yıkamadan başlar
ne yapsam kalır bittiğim yerlerde telaş
mevsimin tanıdıklığı çoktan geçti
senle kopmamız yoktan bir sebepti
hepten alacaklı bir hayat şimdi karşımdaki
geçti çoktan içimi gıdıklayan sesin
çürüme zamanı şimdi
yadırganma korkusu, kaçma isteği
hilekâr uyku sahiplenmeler geçici
söylesin arayışına tutsak eden zaman
konuşsun tanrı
bu sessizliğe alışmam imkansız
döksün eteğini çekiştirenleri
görmek için delik deşik olan vicdan
sönmek için alev alan sperm
dönmeye gidilen yol
yanmaya unutulan beden
bu kaçıncı iç çekiş
kaçıncı gidiş kendimden
– Yiğit Ergün