Not: Görsel yazar tarafından sağlanmıştır.

 

Geceden kalma dudaklarıma

Kıvrılan yıllanmış yüzün,

Kör oldum yüzüme vuran

Gölgesiyle hüznün.

Nasıl sarhoşum!

Ne kadar güçlüyüm!

Bak bana;

Bir başkası dayanamaz,

Bir başkasına yuva

Omuzlarına.

Ne bu şaşkın ifade dostlarımda?

Omuzumdaki boşluğun ağırlığına.

Oysa yüküm iki ucun arasına

Sıkışmış kafamda.

Bir Nuh çıkmaz ki taşsın,

Beni ben değil kim taşısın?

Dinle bak;

Sürüyorum zincirlerimi,

Kopuyorum bacaklarımdan.

Onları da attım konteynıra,

Kokuşmuş, anlamsızlaşmış,

Anlaşılmamış hatıralarla…

İnsanım ya karşı koyamam

Bir anlam aramaya,

Arasam da bulamamaya.

Bilmediklerimi anlatmaya,

Ne dilim varır ne mürekkep dökülür,

Boşa harcanmış sözlerden kalan

Derin sessizlik kulaklarımı çınlatır.

Beynim kan ağlar, sabaha canlı çıkar.

Gecelerde yitirdiğim canlar,

Kalbimin odalarını yıkarken,

Moloz yığınları arasında parlayan

Eski bir anahtar.

Ne bakıyorsun?

Daraldım duvarları arasında;

Ne geleni çağırdığım

Ne gideni kovduğum

Hep kapısı açık handa.

Yetti canıma!

Kapıyı kilitledim,

Gidiyorum.

Anahtarı aynalı denize fırlatıp,

Bu ağır başı da alıp,

Yeni ufuklarda süzülmeye.

Özgürce…

 

– Pelin Demir

Abonelik
Bildir
guest
0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments
%d blogcu bunu beğendi: